Ticari İşletmelerde Sınıf Değiştirme ve Defter Tutma Esaslar Rehberi
.webp)
Ticari işletmeler, büyüklüklerine ve faaliyet hacimlerine göre farklı defter tutma esaslarına tabi tutulur.
Vergi Usul Kanunu’na (VUK) göre, bazı mükellefler bilanço esasına göre defter tutan (I. sınıf tüccar), bazıları ise işletme hesabı esasına göre defter tutan (II. sınıf tüccar) olarak sınıflandırılır.
Faaliyet hacmindeki artış, yeni gelir kalemlerinin eklenmesi veya gayrimenkul kiralama gibi ek faaliyetlerin başlaması, işletmenin sınıfını değiştirebilir. Bu nedenle sınıf değiştirme hadlerinin doğru yorumlanması, işletmeler açısından büyük önem taşır.
Defter Tutma Yükümlülüğünün Temel Dayanağı
VUK’un 176. maddesi, ticari kazanç sahiplerinin iki ana sınıfa ayrıldığını düzenler:
I. sınıf tüccarlar: Bilanço esasına göre defter tutarlar.
II. sınıf tüccarlar: İşletme hesabı esasına göre defter tutarlar.
Bu ayrım, işletmenin iş hacmi, satış ve hasılat tutarlarına göre belirlenir.
2025 Yılı İçin Sınıf Belirleme Hadleri (VUK 177)
VUK 177. madde, hangi mükelleflerin I. sınıfa dahil olduğunu açıklar.
2025 yılı için dikkate alınacak sınırlar şu şekildedir:
Faaliyet Türü | Ölçüt | 2025 Haddi |
---|---|---|
Mal alım-satımı yapanlar | Yıllık satış tutarı | 2.800.000 TL |
Hizmet faaliyeti yürütenler | Gayrisafi iş hasılatı | 990.000 TL |
Mal ve hizmet faaliyeti birlikte yürütenler | (İş hasılatı x 5) + satış tutarı | 2.000.000 TL |
Bu hadlerin üzerinde kalan mükellefler, bilanço esasına geçmekle yükümlüdür.
İşletme Hesabından Bilançoya Geçiş Şartları (VUK 180)
VUK 180. maddeye göre işletme hesabı esasına göre defter tutan bir mükellef aşağıdaki koşullarda bilanço esasına geçmek zorundadır:
Bir hesap döneminde, 177. maddede belirtilen sınırların %20 üzerinde iş hacmine ulaşılması halinde,
İki yıl üst üste, bu hadlerin %20’ye kadar fazla olması durumunda,
takip eden yıldan itibaren bilanço esasına geçiş zorunluluğu doğar.
🔸 Örnek:
Hizmet işletmesi için belirlenen 990.000 TL sınırının bir yılda 1.188.000 TL’ye (yani %20 fazlasına) ulaşması durumunda, bir sonraki yılda bilanço esasına göre defter tutulmalıdır.
Gayrimenkul Kira Gelirinin Ticari Kazanç Olarak Değerlendirilmesi
Gelir Vergisi Kanunu’nun 70. maddesi, gayrimenkul gelirlerinin normal şartlarda gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ) sayıldığını belirtir.
Ancak önemli bir istisna vardır:
Eğer kiraya verilen taşınmaz ticari işletmenin aktifinde kayıtlıysa, bu gelir ticari kazanç kabul edilir.
Bu durumda söz konusu gelir, işletmenin iş hacmine dahil edilir ve sınıf tespitinde dikkate alınır.
Dolayısıyla işletme hesabı esasına göre defter tutan bir mükellef, kira geliriyle birlikte hadleri aşarsa, bilanço esasına geçmekle yükümlü olur.
💼 Uygulama Örneği
Bir mükellef, hem araç alım-satımı hem de gayrimenkul kiralama faaliyetinde bulunuyor.
2025 yılı sonunda bu faaliyetlerden elde ettiği toplam hasılat, 2.000.000 TL sınırını aşıyorsa, mükellef 2026 yılından itibaren bilanço esasına göre defter tutmak zorundadır.
Bu durumda sınıf tespitinde, VUK 177/3 hükmü uyarınca hem mal hem hizmet faaliyetinden doğan toplam iş hacmi dikkate alınır.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Soru | Cevap |
---|---|
Sınıf değiştirme hadleri nedir? | İşletmenin defter tutma esasını belirleyen parasal sınırları ifade eder. |
İşletme hesabı esasına göre defter tutan kimdir? | Küçük ölçekli işletmeler, belirlenen hadleri aşmadıkları sürece bu esasla defter tutarlar. |
Bilanço esasına geçiş ne zaman zorunlu olur? | İş hacmi hadleri bir yılda %20 oranında aşarsa veya iki yıl üst üste bu seviyede kalırsa. |
Gayrimenkul kira geliri hangi durumda ticari kazanç sayılır? | Taşınmaz işletmenin aktifinde kayıtlıysa ve faaliyetin bir parçasıysa ticari kazanç sayılır. |
Bu konuda hangi maddeler uygulanır? | Vergi Usul Kanunu’nun 176, 177 ve 180. maddeleri ile Gelir Vergisi Kanunu’nun 70. maddesi. |
Sonuç
İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, faaliyet hacimlerini yıl sonunda dikkatle kontrol etmelidir.
Gayrimenkul kiralama gibi ek gelirler, ticari kazanç sayıldığında işletmenin toplam iş hacmini artırabilir ve bilanço esasına geçiş zorunluluğu doğurabilir.
Bu nedenle mükelleflerin, VUK 177. madde hadlerini aşmaları halinde defter tutma esaslarını güncellemeleri, cezai risklerden kaçınmak adına önem taşır.