Hayır, e-Defter'e geçen mükelleflerin e-Fatura mükellefi olması zorunlu değildir. Mükellefler isteğe bağlı olarak e-Fatura'ya geçebilirler. Ancak, iş hacmine göre belirlenen şartları karşılayan mükellefler için e-Fatura'ya geçiş zorunluluğu devam etmektedir.
2024 hesap dönemi brüt satış gelirleri 3 milyon TL ve üzeri olan mükellefler, 1 Temmuz 2025 tarihine kadar e-Fatura'ya geçmek zorundadır.
Gayrimenkul ve motorlu araç üretimi, alımı, satımı veya kiralaması yapan mükellefler ile bu faaliyetlere aracılık eden mükelleflerin 2024 brüt satış gelirleri 500 bin TL’yi geçtiğinde, 1 Temmuz 2025 tarihine kadar e-Fatura'ya geçişi zorunludur.
Elektronik ortamda mal ve hizmet satışı yapan mükellefler için 2024 brüt satış gelirlerinin 500 bin TL’yi aşması durumunda 1 Temmuz 2025 tarihine kadar e-Fatura'ya geçme zorunluluğu vardır.
Konaklama hizmeti sunan ve ilgili yetkili kurumlardan belgesi olan işletmeler, brüt satış gelirine bakılmaksızın e-Fatura ve e-Defter uygulamasına dahil olmak zorundadır.
Evet, ticari kazanç elde eden ve yıllık brüt satış gelirleri 10 milyon TL’yi aşan mükellefler, irsaliye düzenlemeseler bile e-İrsaliye sistemine kayıt olmak zorundadır. Ancak, serbest meslek kazancı elde edenler (avukatlar, doktorlar, SMMM, YMM vb.) bu zorunluluktan muaftır.
Vergi dairesine kapanış tarihinden itibaren 1 ay içerisinde başvuru yapılmalıdır.
Mükellefiyet kapandığında sistem şifreleri iptal edilecektir.
Müşterilerinizin ve sizin beyannameleriniz başka bir meslek mensubu tarafından verilecektir.
Müşterilerinizle yapılan sözleşmeler 1 ay içerisinde feshedilmelidir.
Meslek odasına, size verilen büro tescil belgesi iade edilmelidir.
Hesaplama, Vergi Usul Kanunu'nun 177/3. maddesinde belirtilen koşullara göre yapılmalıdır. Bu nedenle hem alım-satım hem de hizmet gelirleri topluca dikkate alınmalıdır.
Hayır, yakıt gideri kayıtlara alınmıyorsa UTTS kaydı yaptırılmasına gerek yoktur.
Evet, 50’den az çalışanı olan ve tehlikeli veya çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerleri, 01.01.2014 tarihinden itibaren iş güvenliği uzmanı, iş yeri hekimi ve diğer sağlık personeli ile çalışmak zorundadır.
İş ortaklıklarında elde edilen kârlar, ortaklar arasında dağıtılmadığı takdirde iş ortaklığının beyanına dahil edilir. Eğer iş ortaklığı kurumlar vergisi mükellefi ise bu kâr, kurumlar vergisine tabi tutulur. Ancak, dağıtılmayan kârlar daha sonra dağıtıldığında stopaj vergisi doğabilir. Vergisel boyut, iş ortaklığının hukuki yapısına ve ortakların durumuna bağlıdır.
Dernekler, ana tüzüklerine uygun faaliyetlerinden elde ettikleri gelirler nedeniyle kurumlar vergisi mükellefi değildir. Ancak, ticari bir organizasyon çerçevesinde gelir elde eden iktisadi işletmeleri varsa, bu işletmeler kurumlar vergisine tabi tutulur. Örneğin, derneğin sürekli olarak ürün satışı yaptığı bir işletme kurması durumunda bu işletme ayrı bir mükellefiyet yaratır.
Emsal kira bedeli, bir gayrimenkulün kira gelirinin düşük gösterilmesinin önüne geçmek için belirlenen alt sınırdır. Emsal kira bedelinin uygulanmadığı durumlarda, beyan edilen gelir eksik kabul edilir ve eksik beyan nedeniyle vergi cezası kesilebilir. Bu nedenle, özellikle bağlı kişiler arasındaki kiralamalarda emsal kira bedeline dikkat edilmesi gereklidir.
Serbest meslek kazançları üzerinden yapılan ödemeler, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesi gereği %20 oranında gelir vergisi stopajına tabidir. Ancak bu oran, faaliyet türüne veya işin niteliğine göre değişiklik gösterebilir. Örneğin, serbest meslek erbabı tarafından verilen danışmanlık hizmetlerinde %20 stopaj uygulanırken, bazı özel sektör teşviklerinden yararlanan ödemelerde istisna durumları olabilir.
İşletme binasıyla ilgili alınan sigorta tazminatları, ilgili dönemin gelirlerine kaydedilir. Eğer sigorta tazminatı, binanın hasarını karşılamak üzere alınmışsa, "770 Genel Yönetim Giderleri" veya "689 Diğer Olağan Dışı Gider ve Zararlar" hesaplarıyla ilişkilendirilebilir. Vergisel açıdan, tazminat geliri elde edilen yılın kurum kazancına dahil edilir
Sermaye azaltımı sırasında vergisel yükümlülükler, azaltılan sermayenin kaynağına bağlı olarak değişir. Eğer sermaye azaltımı, geçmiş yıl kârlarından veya emisyon primlerinden karşılanıyorsa, gelir vergisi stopajı doğabilir. Ancak, sermaye azaltımı sadece ödenmiş sermayeden yapılıyorsa herhangi bir stopaj yükümlülüğü doğmaz. Bu süreçte, Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan özelge alınması tavsiye edilir.
Serbest meslek erbabı, işinde kullanmak üzere araç satın alırsa, bu araç için ödediği KDV’yi indirim konusu yapabilir. Ayrıca, araçla ilgili yakıt, bakım, sigorta gibi giderler de serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak yazılabilir. Ancak, aracın amortisman ayırma süresi dikkate alınarak kayıt yapılmalıdır.
Evet, ancak belirli prosedürleri takip etmek gerekmektedir. Şirket unvanı değişikliği için Ticaret Sicili Müdürlüğü'ne başvuruda bulunulması ve gerekli belgelerin sunulması gerekir.
Mutlaka şahsın ad ve soyadını içermeli ve gerçek kişilere ait ifadeler kullanılmalıdır. İşletmeyle ilgili yanlış izlenim yaratabilecek ifadelerden kaçınılmalıdır.
"Limited Şirket" ifadesini mutlaka içermeli ve faaliyet alanını belirten ifadeler kullanılmalıdır. Gerçek kişinin ad veya soyadı varsa, şirket türünü belirten ibareler kısaltılamaz.
"Anonim Şirket" ifadesini mutlaka içermeli ve faaliyet alanını belirten ifadeler kullanılmalıdır. Diğer şirketlerin unvanlarıyla benzerlik göstermemelidir.
Ticaret Sicili mevzuatında belirtilen karakter sınırlamasına dikkat etmelisiniz.
Ticaret Sicili Müdürlüğü'nün belirlediği tüm prosedürleri eksiksiz tamamlamalı ve gerekli belgeleri sunmalısınız.
Eğer seçtiğiniz unvan, daha önce tescil edilmiş bir unvana çok benziyorsa, tescil işlemi gerçekleşmez. Bu durumda farklı bir unvan seçmeniz gerekir.
Kurumlar vergisi istisnaları, belirli koşulları sağlayan şirketlerin, elde ettikleri bazı kazançları üzerinden vergi ödeme yükümlülüğünden muaf tutulmalarını sağlayan düzenlemelerdir. Bu istisnalar, ülke ekonomisini canlandırmak, belirli sektörleri desteklemek veya yatırımları teşvik etmek gibi çeşitli amaçlarla uygulanır.
2024 yılında birçok kurumlar vergisi istisnası bulunmaktadır. Bunlar arasında iştirak kazançları istisnası, yurt dışı iştirak kazançları istisnası, emisyon primi kazancı istisnası, taşınmaz satış kazancı istisnası gibi birçok farklı istisna sayılabilir.
Kurumlar vergisi istisnalarından yararlanabilmek için, ilgili istisnanın koşullarını sağlamak gerekmektedir. Örneğin, iştirak kazançları istisnasından yararlanabilmek için, iştirakin tam mükellefiyete tabi olması ve belirli bir süre boyunca iştirak hissesinin elinde tutulması gibi koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir.
İştirak kazançları istisnası, bir şirketin başka bir şirketin sermayesine katılması veya kurucu senetleri alması sonucu elde ettiği kazançların kurumlar vergisinden istisna edilmesini sağlar.
Yurt dışı iştirak kazançları istisnası, bir şirketin yurt dışındaki bir şirkete yaptığı yatırımdan elde ettiği kazançların belirli koşullar altında kurumlar vergisinden istisna edilmesini sağlar.
Taşınmaz satış kazancı istisnası, bir şirketin uzun süredir sahip olduğu taşınmazı satması durumunda elde ettiği kazancın bir kısmının kurumlar vergisinden istisna edilmesini sağlar.
Emisyon primi kazancı istisnası, bir şirketin sermayesini artırırken paylarını nominal değerinden daha yüksek bir fiyata satması durumunda elde ettiği kazançların kurumlar vergisinden istisna edilmesini sağlar.
Risturn istisnası, kooperatif ortaklarının yönetim gideri karşılığı olarak ödedikleri paralardan harcanmayarak iade edilen kısımların kurumlar vergisinden istisna edilmesini sağlar.
ELÜS (Elektronik Ürün Senedi), tarım ürünlerinin fiziksel olarak taşınmasına gerek kalmadan, elektronik ortamda temsil edildiği ve alım satımının yapıldığı bir sistemdir.
Üretici, ürününü lisanslı bir depoya teslim eder. Depo, teslim alınan ürün için elektronik ortamda bir ELÜS oluşturur. ELÜS, Türkiye Ürün İhtisas Borsası (TÜRİB) gibi platformlarda alım satıma sunulur. Alıcı, ELÜS'ü satın alır ve böylece ürüne sahip olur. Alıcı, istediği zaman ürünü depodan teslim alabilir.
Lisanslı depolarda bulunan tarım ürünleriyle işlem yapan tüm üretici, alıcı ve aracı kurumlar ELÜS sistemini kullanabilir.
ELÜS sisteminin maliyeti, kullanılan depo ve işlem platformuna göre değişiklik gösterir.
Genellikle tarım ürünleri işlem görse de, sistemin kapsamı zamanla genişleyebilir.
E-Arşiv fatura ile e-Fatura arasındaki farklar nelerdir? E-Arşiv fatura ile e-Fatura arasındaki farklar şunlardır:
Kapsam: E-Fatura sadece e-Fatura mükelleflerine gönderilirken, e-Arşiv fatura mükellef olmayan kişi ve kurumlara da gönderilebilir.
Sistem: E-Fatura, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın e-Fatura sisteminden geçerek gönderilirken, e-Arşiv fatura doğrudan müşteriyle paylaşılır.
Saklama: Her iki fatura türü de yasal süre boyunca elektronik ortamda saklanmalıdır, ancak e-Fatura Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından da saklanır.
E-Arşiv fatura, kağıt fatura yerine elektronik ortamda düzenlenen ve saklanan bir fatura türüdür. E-Arşiv fatura kullanımı şu adımları içerir:
Elektronik İmza veya Mali Mühür: E-Arşiv fatura düzenlemek için elektronik imza veya mali mühür kullanılmalıdır.
Uyumlu Yazılım: Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından onaylanmış e-Arşiv fatura yazılımı kullanılmalıdır.
Fatura Düzenleme: E-Arşiv fatura, uyumlu yazılım aracılığıyla düzenlenir ve saklanır.
Gönderim: Müşteriye e-posta veya başka bir elektronik yöntemle gönderilir.
Saklama: Düzenlenen e-Arşiv faturalar, yasal süresi boyunca elektronik ortamda saklanmalıdır.
Evet, ancak belirli prosedürleri takip etmek gerekmektedir. Şirket unvanı değişikliği için Ticaret Sicili Müdürlüğü'ne başvuruda bulunulması ve gerekli belgelerin sunulması gerekir.
Mutlaka şahsın ad ve soyadını içermeli ve gerçek kişilere ait ifadeler kullanılmalıdır. İşletmeyle ilgili yanlış izlenim yaratabilecek ifadelerden kaçınılmalıdır.
Diploma veya mezuniyet belgesi, kimlik fotokopisi, SGK hizmet dökümü, nüfus kayıt örneği, staj başvuru formu ve başvuru ücretinin ödendiğine dair dekont gereklidir.
Lisans mezunları için 3 yıl, yüksek lisans mezunları için 2 yıldır.
İlgili meslek odasının belirlediği hesap numaralarına EFT veya havale yoluyla ödeme yapılabilir.
Yılda 3 kez yapılan sınavda muhasebe, vergi mevzuatı, işletme yönetimi, finansal analiz ve hukuk konularında sorular sorulmaktadır.
İktisadi ve İdari Bilimler Fakülteleri, İşletme, Maliye, Muhasebe, Ekonomi gibi bölümlerden mezun olmak gereklidir.
Evet, çalışma izni ve gerekli belgelerle başvuru yapabilirler.
5 yıl içinde 7 sınav hakkı bulunmaktadır.
Serbest meslek erbapları ve küçük işletmelerin muhasebe kayıtlarını dijital ortamda tutmalarını sağlayan bir sistemdir.
Serbest meslek sahipleri, basit usulde vergilendirilen mükellefler ve işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) internet sitesi veya vergi daireleri aracılığıyla başvuru yapılabilir.
Gelir İdaresi Başkanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, KOSGEB ve Ticaret Bakanlığı gibi resmi kurumların internet sitelerinden güncel teşvikleri takip edebilirsiniz.
Yeni girişimcilere vergi muafiyeti, Ar-Ge yatırımları için destekler, belirli sektörlerde KDV ve gelir vergisi indirimleri gibi avantajlar sağlanmaktadır.
Yevmiye defteri, defter-i kebir, envanter defteri, işletme hesabı defteri ve kasa defteri 10 yıl saklanmalıdır.
e-Defter uygulamasına geçenler, dijital ortamda kayıtlarını arşivlemelidir.
Küçük esnaflar işletme defteri tutarken, tüzel kişilikler bilanço esasına göre defter tutmak zorundadır.
Serbest meslek erbapları (doktor, avukat, mali müşavir) serbest meslek kazanç defteri tutmalıdır.
Her ayın 26’sına kadar Gelir İdaresi Başkanlığı e-Beyanname sistemi üzerinden bildirilmelidir. Yanlış beyan durumunda ceza uygulanabilir.
Gerçek kişiler ve şahıs şirketleri, Mart ayı sonuna kadar yıllık gelirlerini beyan ederler. Vergi oranı, giderlerin düşülmesinden sonra hesaplanır.
Aynı işverene bağlı en az 1 yıl çalışan kişiye, her yıl için 30 günlük brüt maaşı kadar ödeme yapılır.
İşverenin veya çalışanın iş feshi durumunda, kıdeme göre 2 ila 8 hafta arasında değişen ihbar süresine uyulmazsa ödenir.
İşe giriş çalışmadan en az 1 gün önce, çıkış iş bırakıldıktan sonra 10 gün içinde SGK e-Bildirge sistemi üzerinden yapılmalıdır.
Borçlar kapatıldıktan sonra Vergi Dairesi, SGK ve Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne bildirim yapılır. Limited ve anonim şirketler için tasfiye süreci gereklidir. Yanlış veya eksik yapılan işlemler hukuki sorunlara yol açabilir.
Tam mükellefler (Türkiye’de yerleşik kişiler), dünya genelindeki gelirleri üzerinden Türkiye’de vergi öderler. Çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları kapsamında yurt dışında ödenen vergiler, Türkiye’de mahsup edilebilir.
Mevcut mevzuata göre, bireysel kripto para alım-satımından doğan kazançlar gelir vergisine tabi değildir. Ancak ticari faaliyet olarak yapılıyorsa ticari kazanç kapsamında vergilendirilir.
Vergi affı kanunları kapsamında geçmiş yıllarda hatalı kaydedilmiş stoklar, vergi dairesine beyan edilerek düzeltilebilir. Ancak, mevzuata aykırı envanter kayıtları tespit edilirse cezai işlem uygulanabilir.
Ortaklar, şirketten yüksek tutarda borçlanırsa, bu borçlar örtülü kazanç dağıtımı kapsamında değerlendirilerek gelir vergisi ve KDV doğabilir. Şirket kasasında bu borçlanmaları karşılayacak nakit yoksa vergi incelemelerinde risk oluşturabilir.
Örtülü sermaye, ortaklardan veya ilişkili kişilerden sağlanan borçların, öz sermayenin 3 katını aşması durumunda ortaya çıkar. Örtülü sermaye üzerinden ödenen faizler gider olarak kabul edilmez ve KDV ile stopaj doğabilir.
Şirket, ilişkili kişilerle piyasa fiyatlarından farklı bir bedelle işlem yaparsa transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı doğar. Bu işlemler, yıllık transfer fiyatlandırması raporunda açıklanmalıdır.
Şirket tasfiye edilirse, ortaklara dağıtılan tutarların sermaye kısmı vergiden muafken, dağıtılan kar payı %10 stopaja tabidir.
E-faturalar, GİB portalı üzerinden iptal edilemez, ancak muhatap tarafına iade faturası düzenlenerek düzeltilir. Teknik hata nedeniyle yanlış kesilmişse, iptal süresi içinde iptal edilip tekrar düzenlenebilir.
Türkiye’de yerleşik bir firma, yurt dışındaki müşterisine Türkiye’de doğrudan hizmet veriyorsa KDV’den istisna tutulur. Ancak, hizmet Türkiye’de icra ediliyorsa KDV hesaplanır.
Genel bağışlar: Gelirin %5’ine kadar gider olarak indirilebilir.
Eğitim ve sağlık bağışları: Tamamı gider olarak yazılabilir.
Deprem ve doğal afet yardımları: Tamamen vergiden düşülebilir.
Sigortasız işçi çalıştırmak
Eksik gün bildiriminde kanıt sunamamak
İşyeri tescilini geç yaptırmak
Asgari ücretin altında prim bildirmek
Hayır, serbest meslek erbapları katma değer vergisini indirebilir, ancak KDV iadesi talep edemezler.
Beratlar zamanında onaylanmazsa, defterler yasal olarak hiç tutulmamış sayılır ve usulsüzlük cezası uygulanabilir.
Vergi mükellefi olmayan kişilerden hizmet veya mal alımı yapıldığında düzenlenir. Stopaj kesintisi yapılarak ödeme gerçekleştirilmelidir.
Hayır, faizsiz borç verilirse örtülü kazanç doğabilir ve stopaj yükümlülüğü oluşabilir.
Sahte belge kullanımı
Örtülü kazanç dağıtımı
Kasa hesabında şişkinlik
İlişkili firmalarla düşük bedelli işlem yapma
Sahte KDV iadesi talep etme
Borçlarını ödeyemeyecek duruma gelen firmalar, iflas etmemek için mahkemeye başvurarak konkordato süreci başlatabilir. Mahkeme, uygun görürse borçlar yeniden yapılandırılır.
Firmanın hasılatı ve aktif büyüklüğü, Vergi Usul Kanunu’nda belirlenen limitlerin altına düşerse işletme defteri esasına geçiş yapabilir.
Eğer ürün veya hizmet yurtdışına teslim ediliyorsa, ihracat istisnası kapsamında KDV hesaplanmaz ve iade alınabilir.
Yanlış kesilen stopaj, düzeltme beyannamesi verilerek düzeltilir. Fazla kesilen stopaj, mahsup edilebilir veya iade alınabilir.
Beyanname verilmezse özel usulsüzlük cezası kesilir, eksik ödeme yapılırsa gecikme faizi uygulanır.
Hisseler daha kolay devredilir.
Kurumsal yapıya geçiş sağlanır.
Ortaklar için sorumluluk azalır.
Sermaye piyasalarına açılma imkanı olur.
Evet, ancak SGK primleri de düzenli ödenmiş olmalıdır. Ayrıca, brüt tutar üzerinden vergilendirilmelidir.
Hayır, sadece bir sigorta statüsüne tabi olabilir. Eğer bir şirkette SGK’lı olarak çalışıyorsa, BAĞ-KUR ödemesi yapmaz.
Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri, geçmiş 5 yıla ait zararlarını kâr oluştuğu dönemlerde mahsup edebilir. Ancak zarar mahsubu için yasal defter kayıtlarının eksiksiz olması gerekmektedir.
Evet, işyerinde yemek verilmesi veya GİB tarafından belirlenen günlük yemek bedeli sınırları içinde çalışanlara yemek kartı verilmesi durumunda gider olarak kaydedilebilir ve KDV istisnasından yararlanabilir.
Gecikme faizi, mükellefin zamanında ödemediği vergi borçları için uygulanır.
Gecikme zammı, ödeme süresi geçen borçlar için günlük bazda hesaplanır ve faiz oranından yüksektir.
Şirket, bir başka firmanın borcunu devraldığında, bu tutar bilançoda borç hesapları içinde gösterilir. Eğer borç karşılıksız devralınmışsa, örtülü kazanç dağıtımı riski doğabilir.
Evet, iş yeri olarak kullanılan mülkün kira bedeli serbest meslek kazanç defterine gider olarak yazılabilir. Ancak, stopaj kesintisinin düzenli yapılması gerekir.
Genel bağışlar, beyan edilen gelirin %5’ini aşmamak kaydıyla gider olarak gösterilebilir.
Kızılay, AFAD, eğitim kurumları gibi kuruluşlara yapılan bağışlar ise tamamen gider olarak yazılabilir.
Evet, ancak faizsiz borç verilmesi durumunda, bu işlem örtülü kazanç olarak değerlendirilebilir ve cezai yaptırımlara neden olabilir.
Yurt dışında vergi ödeyen tam mükellef şirketler, çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları çerçevesinde yurt dışı vergilerini Türkiye'de mahsup edebilirler.
Şahıs şirketleri, gelir vergisine tabi olup artan oranlı vergi dilimine girerken,
Limited şirketler, kurumlar vergisine tabi olup sabit oranda (%25) vergilendirilir.
Evet, ortaklar şirketin yönetim kurulu üyesi veya çalışanı olarak maaş alabilir. Ancak, maaş gelir vergisine tabi tutulmalı ve SGK primi düzenli olarak yatırılmalıdır.
Hisse senedi bastırılmışsa ve iki yıl elde tutulmuşsa, hisse satışından doğan kazanç gelir vergisinden istisnadır. Ancak, senetsiz hisse devri yapılırsa %15 stopaj uygulanabilir.
Limited şirket ortakları, şirketin vergi borçlarından kişisel olarak sorumludur. Vergi borçları ödenmezse, ortakların şahsi mal varlığına haciz konulabilir.
Evet, anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerine kar payı dağıtımı yapılabilir, ancak kurumlar vergisi sonrası dağıtılan tutardan %10 stopaj kesilir.
Hayır, ancak sermaye artırımı sırasında şirket kasasına giren tutarın banka hareketleriyle uyumlu olması gerekir. Aksi halde vergi incelemesi riski doğabilir.
Evet, kişi birden fazla şirkette hem ortak hem de yönetici olabilir. Ancak, iş sözleşmesiyle bağlı olduğu bir firmada SGK’lı olarak çalışıyorsa, diğer şirketlerde sigortalı olması zorunlu değildir.
Yurt dışındaki firmalara verilen danışmanlık hizmetleri KDV’den istisnadır, ancak faturada KDV istisnası nedeni belirtilmelidir.
İhracattan doğan döviz bedelinin, belirlenen süre içinde Türkiye’ye getirilmemesi durumunda, vergi incelemesine tabi olunabilir ve cezai işlem uygulanabilir.
Serbest bölgede faaliyet gösteren firmalar, belirli şartları sağladıklarında kurumlar vergisi ve KDV istisnasından yararlanabilir. Ancak, çalışanları için SGK primleri ödenmelidir.
Türkiye'deki bir şirket, yurt dışından hizmet alıyorsa, hizmet bedeli üzerinden sorumlu sıfatıyla KDV hesaplayarak beyan etmek zorundadır.
Dış ticaret sermaye şirketleri, ihracat işlemlerinde KDV iadesinden daha hızlı faydalanabilir ve çeşitli teşviklerden yararlanabilir.
Evden çalışan personel, tam zamanlı veya uzaktan çalışma sözleşmesi kapsamında SGK’lı olarak bildirilmelidir.
Evet, kişi birden fazla işverene bağlı olarak çalışıyorsa, her iki işyeri tarafından da sigortalı olarak bildirilebilir.
İhbar süresi içinde işten ayrılan çalışan, ihbar tazminatı talep edemez. Ancak, işveren ihbar süresine uymadan işten çıkarırsa, ihbar tazminatı ödemek zorundadır.
Hayır, kısa çalışma ödeneği süresince istifa eden çalışan kıdem tazminatı alamaz.
Maaş ödemeleri banka üzerinden yapılmazsa, işveren sigorta prim kaçırma ve usulsüzlük cezası ile karşılaşabilir.
Evet, sosyal medya fenomenleri serbest meslek erbabı olarak kabul edilir ve bu ödemeler stopaja tabidir. Şirket, fenomenlere yaptığı ödemelerde %20 gelir vergisi stopajı kesmekle yükümlüdür.
Evet, ancak belirli sınırlar içinde gider yazılabilir. Kişi başı asgari ücretin %10’unu aşan tutarlar vergiye tabi olabilir.
Bu tür işlerde KDV, hakediş faturaları kesildiği dönemde beyan edilir, ancak gelir vergisi kazancı iş tamamlandıktan sonra hesaplanır.
Evet, ancak bu tür harcamalar “temsil ve ağırlama gideri” olarak değerlendirilir ve belirli limitler dahilinde gider yazılabilir.
Çalışana verilen avanslar “136- Personele Verilen Avanslar” hesabına kaydedilir. Avansın harcama belgeleri sunulunca ilgili gider hesabına aktarılır.
Evet, ancak KDV iadesi şirket kapanmadan önce talep edilmelidir. Aksi takdirde iade hakkı kaybolur.
Eğer bu ödeme bordroya yansıtılmazsa, kanuna aykırı olur ve işverene ceza kesilebilir. Bordroya eklenirse, brüt tutar üzerinden SGK primi ve gelir vergisi kesintisi yapılır.
Kıdem tazminatı belirli bir tavan tutara kadar gelir vergisinden muaftır. 2024 yılı için kıdem tazminatı tavanı 35.058 TL’dir (Her yıl değişir).
Ortaklar şirkete sermaye koyduğunda bu tutar vergiye tabi değildir. Ancak, sermaye geri çekildiğinde stopaj doğabilir.
Evet, şirket ortakları uzun süre şirketten borç alırsa örtülü kazanç olarak değerlendirilebilir ve faiz hesaplanarak gelir vergisine tabi tutulabilir.
Evet, şirket devralan kişiler önceki dönem borçlarından sorumlu olur. Devralan ortakların şirketin vergi ve SGK borçlarını kontrol etmesi gerekir.
Evet, anonim şirketlerde hisse devri şirket bilançosuna etki etmez ve vergisel yükümlülükler azalır. Ayrıca, yatırımcı bulmak daha kolay olur.
Evet, şirket kapanmış olsa bile vergi dairesi 5 yıl içinde inceleme yapabilir. Kapatma işlemleri tamamlanmadan önce geçmiş dönem işlemleri kontrol edilmelidir.
Mikro ihracat yaparak KDV istisnasından yararlanabilirler.
%50 gelir vergisi istisnası alabilirler (belirli koşullarda).
Vergi mükellefi olmayan bireyler için sosyal medya ve internet satış gelirlerinden belirli bir limit dahilinde stopaj kesilir ve banka üzerinden tahsil edilir.
Hayır, yurt dışına verilen dijital reklam hizmetleri KDV’den istisnadır. Ancak fatura açıklamasında “KDV istisnası uygulanmıştır” ibaresi bulunmalıdır.
Eğer gelirleri belirli bir tutarı aşarsa basit usulde vergi mükellefi olmaları gerekir. Yıllık 1.000.000 TL üzeri kazançlar için tam mükellefiyet geçerli olur.
İhracat faturaları KDV’den istisnadır ve yüklenilen KDV, iade talebi ile geri alınabilir. Ancak, ihracat bedelinin Türkiye’ye getirilmesi gerekir.
Türkiye’de yerleşik olmayan kişiler sadece Türkiye’de elde ettikleri gelirler üzerinden vergi öderler. Ancak, Türkiye’de 183 günden fazla kalırlarsa tam mükellef kabul edilirler.
Hayır, ithalat işlemleri için stopaj söz konusu değildir. Ancak, finansal kiralama (leasing) yapılıyorsa stopaj kesilebilir.
Evet, işveren tarafından ödenen özel sağlık sigortaları belirli bir limite kadar gider yazılabilir. Ancak, sigorta bedeli çalışanın maaşına eklenirse vergilendirilir.
Evet, ancak çalışan adına düzenlenen faturaların iş için kullanıldığı belgelenmelidir. Şirket, belirli bir oranı gider olarak gösterebilir.
Çalışan, hizmet tespit davası açarak eksik yatırılan primlerini talep edebilir. SGK, işverene usulsüzlük cezası kesebilir.
Evet, prim ödemeleri gelir vergisine ve SGK primine tabidir.
Evet, ancak her iki işveren de sigorta primlerini eksiksiz yatırmalıdır.
Evet, temettü ödemeleri vergiye tabidir. Anonim ve limited şirketlerde dağıtılan kâr payları üzerinden %10 stopaj uygulanır. Temettü alan kişi ayrıca yıllık gelir vergisi beyannamesi vermek zorundadır (muafiyet sınırları aşılırsa).
Bağımsız denetime tabi şirketlerin finansal raporlarında TFRS (Türkiye Finansal Raporlama Standartları) veya BOBİ FRS kurallarına uygunluk aranır. Özellikle aktif büyüklük, net satış hasılatı ve çalışan sayısı gibi kriterler raporlanırken eksiksiz ve doğru veri sağlanmalıdır.
E-arşiv faturası, düzenlendiği tarihten itibaren 7 gün içinde iptal edilebilir. İptal süresi geçerse, fatura düzeltilmesi için karşı tarafın iade faturası kesmesi gerekmektedir. Muhasebe kaydı ise gelir/gider hesaplarından düzeltilerek ilgili dönem beyannameleri revize edilmelidir.
Vergi mükellefi olmayan bir kişi, yıllık kira gelir beyan sınırını aşıyorsa (2024 için 33.000 TL), Mart ayında yıllık gelir vergisi beyannamesi vermek zorundadır. Beyan edilmezse cezai işlem uygulanabilir.
Şirketler, nakit sermaye artırımlarında belirli oranlarda vergi indirimi elde edebilir. Özellikle, sermaye artırımının ticaret siciline tescil edilmesi ve nakit olarak tahsil edilmesi durumunda kurumlar vergisi matrahından indirim sağlanabilir.
Hayır, dağıtılmayan kârlar için stopaj yükümlülüğü bulunmaz. Ancak, ortaklara dağıtıldığı anda %10 oranında stopaj uygulanır.
Yurt dışına yazılım, danışmanlık veya bilişim hizmeti veren firmalar, KDV Kanunu’nun 11/1-a maddesi gereği KDV’den istisnadır. Ancak, yurt dışındaki firma Türkiye’de vergiye tabi değilse stopaj uygulanmaz.
Bordrolu çalışan bir kişi, şirket ortağıysa ve bu ortaklıktan gelir elde ediyorsa (örneğin kâr payı alıyorsa), bu gelir için ayrıca yıllık gelir vergisi beyannamesi vermelidir.
KDV tevkifatı, belirli sektörlerde (örneğin inşaat, temizlik, danışmanlık) uygulanır. Hizmet bedeli üzerinden belirlenen oranlarda (genellikle %10 veya %50) tevkifat yapılır ve hizmeti alan tarafından KDV beyan edilir.
İşletme hesabı esasına göre defter tutan şahıs şirketleri, gelir ve giderlerini kayıt altına almak, fatura ve makbuzları saklamak ve dönem sonlarında gelir vergisi beyannamesi vermek zorundadır.
İşletmeler, normal veya hızlandırılmış amortisman yöntemini seçebilir. Hızlandırılmış amortisman, giderleri erken dönemlerde artırarak vergi avantajı sağlayabilir.
Yabancı para faturaları, düzenlendiği tarihteki TCMB döviz kuru ile muhasebeleştirilir. Ödeme günü kur farkı oluşursa, kur farkı geliri veya gideri kaydedilir.
Şirket yöneticilerinin temsil ve ağırlama giderleri belirli limitler dahilinde gider yazılabilir. KDV indirimi için giderlerin şirket faaliyetleriyle ilgili olması gerekir.
Genellikle vergi borçlarının gecikme faizleri ve cezaları silinir, ancak anapara borcu yapılandırılarak taksitlendirilir.
Şüpheli alacaklar için karşılık ayrılabilir ve bu tutar gider olarak yazılabilir. Ancak, dava açılmış veya icra takibine konulmuş olması gerekir.
Araç giderleri (yakıt, bakım, sigorta) belirli oranlarda gider olarak yazılabilir. Ancak, araç işletmenin aktifinde kayıtlı olmalıdır.
Türkiye’de hizmet alan şirket, yurt dışındaki danışmanlık hizmeti için %20 stopaj yapmak zorundadır.
Bağış ve yardımlar, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunu’na uygun olarak yapılmışsa belirli oranlarda matrahtan düşülebilir.
Evet, ancak evin iş için kullanıldığına dair giderlerin belgelenmesi gerekir.
Temsilcilik giderleri, gider makbuzları ve faturalarla belgelendirildiğinde gider olarak yazılabilir.
Devralınan şirketin vergi borçları yeni şirkete geçebilir, bu nedenle due diligence yapılmalıdır.
Eksik belge kaydı, yanlış KDV hesaplamaları ve hatalı amortisman hesaplamaları en sık yapılan hatalardır.
Fatura kayıtları, banka hareketleri, defter kayıtları ve beyannameler sunulmalıdır.
Şirket ortaklarına verilen borçlar için faiz hesaplanmalı ve resmi olarak kayıtlara geçirilmelidir.
Şirket çalışanlarına verilen yemek kartları veya yemek bedelleri, günlük belirlenen vergi istisnası tutarını aşmadıkça (2024 için 170 TL) gelir vergisinden istisnadır. Ancak, aşan tutarlar ücret olarak değerlendirilir ve vergilendirilir.
Evet, ancak iş amaçlı kullanımının belgelenmesi gereklidir. Özel amaçlı kullanımlar gider yazılamaz.
Evet, ticari faaliyetle ilgili kullanılan kredilerin faizleri gider olarak yazılabilir. Ancak, özel amaçlı kullanılan kredilerin faizleri gider gösterilemez.
Eksik veya hatalı KDV hesaplamaları
Şüpheli alacak karşılıklarının eksik veya yanlış ayrılması
Örtülü sermaye ve transfer fiyatlandırması hataları
Usulsüz belge kullanımı
Bağlı şirketler arası işlemlerde eksik dokümantasyon
Evet, e-ticaret yapan bireylerin belirli bir ciroyu aşmaları halinde vergi mükellefi olmaları ve her satış için fatura düzenlemeleri gerekir.
Türkiye’de henüz net bir düzenleme bulunmamakla birlikte, kripto para alım-satımından elde edilen kazançlar ticari faaliyet kapsamında değerlendiriliyorsa gelir vergisine tabi olabilir.
Evet, ithalat sırasında ödenen gümrük vergisi, maliyet bedeline eklenerek gider yazılabilir veya doğrudan gider olarak kaydedilebilir.
Huzur hakkı ödemeleri ücret olarak değerlendirilir ve gelir vergisi ile SGK primine tabidir.
Evet, ticari faaliyet kapsamında kiralanan ofislerin KDV’si indirilebilir. Ancak, konut olarak kullanılan taşınmazlar için bu mümkün değildir.
Dijital hizmet sağlayan şirketler (reklam, sosyal medya, içerik platformları vb.) %7,5 oranında Dijital Hizmet Vergisi (DHV) ödemekle yükümlüdür.
Geçici vergi, üçer aylık dönemlerde hesaplanır ve ilgili dönemin kurumlar vergisi matrahının %25’i alınarak hesaplanır. Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında ödenir.
Temsil ve ağırlama giderleri belirli limitler dahilinde gider olarak yazılabilir, ancak aşan tutarlar vergiye tabidir ve KDV indirimi yapılamaz.
Şirketin defter kayıtları ile banka hesaplarının uyumu
Usulsüz veya sahte fatura kullanımı
Transfer fiyatlandırması politikalarının doğruluğu
KDV ve gelir vergisi hesaplamalarının doğru yapılıp yapılmadığı
Evet, belirli bir limiti aşmayan internet satışı yapan bireysel girişimciler stopaj yoluyla vergilendirilir ve ayrıca beyanname vermek zorunda değildir.
Evet, ancak bu ödemelerin iş için yapıldığının kanıtlanması ve belge ile desteklenmesi gereklidir.
Evet, iş ile ilgili eğitim ve kurs giderleri işletme gideri olarak kaydedilebilir.
İkramiye ödemeleri bordroya dahil edilerek gelir vergisi ve SGK primine tabi tutulur.
Şirket ortağı aynı zamanda çalışan ise, maaşı ücret olarak değerlendirilir ve gelir vergisi ile SGK primine tabi olur.
Hayır, dağıtılmayan kârlar için stopaj uygulanmaz. Ancak, ortaklara borç verilmesi durumunda örtülü kazanç riski doğabilir.
Özel amaçlı yapılan harcamalar
İşletmeyle ilgisi olmayan kişisel harcamalar
Usulsüz fatura ile yapılan harcamalar
Transfer fiyatlandırması kurallarına aykırı işlemler
Belirli ciroyu aşan firmalar (2024 yılı için 3 milyon TL ve üzeri) e-defter zorunluluğuna tabidir.
Evet, Türkiye’de mukim bir şirket yurtdışına danışmanlık ödemesi yaparsa, %20 oranında stopaj kesmek zorundadır.
Yanlış hesaplanan KDV, vergi ziyaı cezasına ve gecikme faizine sebep olabilir.
Hayır, eski tarihlerde kesilmiş faturalar için geriye dönük düzeltme yapılamaz. Ancak, yanlış hesaplama varsa KDV beyanı düzeltilmelidir.
Bordro düzeltme işlemi, ilgili ayın muhtasar beyannamesi düzeltilerek yapılmalıdır.
Taşınmaz satışında elde edilen kazanç üzerinden kurumlar vergisi ödenir. Ancak, taşınmazın 2 yıldan fazla süreyle elde tutulması durumunda kazancın %50’si vergiden istisna olabilir.
Ar-Ge faaliyetlerine harcanan giderlerin %100’ü vergi matrahından düşülebilir. Ayrıca, sigorta primi işveren hissesi desteği gibi teşviklerden de faydalanılabilir.
Tüm kayıtların doğru tutulması
Belgelerin eksiksiz saklanması
KDV ve gelir vergisi beyannamelerinin doğru ve zamanında verilmesi
Vergi mevzuatındaki güncellemelerin takip edilmesi
Leasing yoluyla alınan araçlar, kiralama süresi boyunca “252 - Taşıtlar” hesabında takip edilir. Ödenen kiralar “780 - Finansman Giderleri” hesabına kaydedilir. KDV indirimi de leasing faturalarına bağlı olarak yapılır.
Evet, çalışanlara sağlanan yol yardımı, ücret bordrosuna dahil edilerek gider olarak yazılabilir. Ancak doğrudan nakit ödeme yerine servis veya yol kartı kullanılırsa vergi avantajı sağlanabilir.
Promosyon olarak verilen ürünler “760 - Pazarlama, Satış ve Dağıtım Giderleri” hesabına kaydedilir. Ancak, belirli bir değerin üzerindeki promosyonlar için fatura düzenlenmesi gerekir.
Bu tür işlerde gelir vergisi kazancı, işin tamamlandığı yıl hesaplanır ve kurumlar vergisine tabi tutulur. Ancak hakediş faturalarına bağlı olarak KDV dönemsel olarak beyan edilir.
İhracat faturalarının KDV’siz düzenlenebilmesi için fiili ihracatın gerçekleşmesi ve ihracat beyannamesinin gümrükten onay alması gerekmektedir.
Vergi cezaları ve usulsüzlük cezaları gider olarak yazılamaz. Ancak, ticari faaliyetle ilgili idari para cezaları belirli şartlar altında gider olarak kaydedilebilir.
Bağlı ortaklık, şirketin %50’den fazla hissesine sahip olduğu şirketlerdir ve konsolide bilançoda yer alır. İştirak ise %10-%50 arasında pay sahipliği olan yatırımlardır ve “240 - İştirakler” hesabında takip edilir.
İflas eden şirketlerin vergi borçları, öncelikli alacaklar arasında yer alır. Tasfiye sürecinde tahsil edilemediği takdirde, şirket ortakları veya yöneticileri belirli durumlarda sorumlu tutulabilir.
Şirketin kamu borçları (vergi, SGK vb.) ödenmezse, ortakların sermaye payları oranında sorumluluğu bulunur. Özellikle, şirket müdürleri doğrudan sorumlu tutulabilir.
Alınan çekler “101 - Alınan Çekler” hesabında izlenir.
Verilen çekler “103 - Verilen Çekler” hesabına kaydedilir.
Senetler ise “121 - Alacak Senetleri” veya “321 - Borç Senetleri” hesabında takip edilir.
Yatırım teşvik belgesi olan firmalar, teşvik kapsamındaki harcamalarını vergi matrahından düşebilir. Kullanılmayan yatırım indirimi ileriye dönük devredilebilir.
Evet, yurtdışından alınan kredilerde faiz ödemesi üzerinden stopaj yapılması gerekir. Oran, kredi türüne ve ülke ile yapılan anlaşmalara göre değişebilir.
Hediye çekleri ve ikramiyeler bordroya yansıtılarak SGK primi ve gelir vergisine tabi tutulur.
Bankalar genellikle yüksek sermayeli firmalara daha iyi kredi koşulları sunar. Sermaye yetersizse teminat, kefalet veya finansal göstergelerin güçlü olması gerekir.
Evet, ancak ödemeler bordroya dahil edilerek vergiye tabi tutulmalıdır.
Yurtdışına yapılan reklam harcamaları KDV’den istisna tutulur ancak yurt içinde stopaj kesilmesi gerekebilir.
İş kazası geçiren çalışanlar için en geç 3 iş günü içinde SGK’ya bildirim yapılmalıdır. Aksi takdirde, işverene idari para cezası uygulanır.
Dijital ürün ve yazılım hizmetlerinde KDV oranı %20’dir. Ancak yurtdışına satış yapılıyorsa KDV’den istisna tutulabilir.
Bağımsız denetime tabi firmalar, TFRS’ye uygun bilanço, gelir tablosu, nakit akış tablosu ve özkaynak değişim tablosu hazırlamak zorundadır.
Ortaklardan alınan sermaye artışı “500 - Sermaye” hesabına kaydedilir ve vergiye tabi değildir.
Ticari faaliyet kapsamında alınan taşınmazlarda %20 KDV uygulanır. Tapu harcı ise alıcı ve satıcı için ayrı ayrı %2 olarak hesaplanır.
Özel sağlık sigortası bedeli belirli bir limit dahilinde gelir vergisinden istisna tutulabilir. Ancak maaşa eklenirse SGK ve gelir vergisine tabi olur.
“136 - Personele Verilen Avanslar” hesabına kaydedilir. Harcama belgeleri sunulduğunda gider hesaplarına aktarılır.
Evet, ancak her iki işverenden de sigortalı olarak gösterilmesi ve gelir beyanında bulunması gerekir.
Kıdem tazminatı belirli bir tavan tutara kadar gelir vergisinden istisnadır (2024 için 35.058 TL).
Tüm defter ve belgeleri eksiksiz hazırlamalı
Vergi mevzuatına uygun hareket ettiğini belgelemeli
Gerektiğinde mali müşavir veya avukattan destek almalı
2025 yılına ilişkin e-Defter berat dosyalarının yüklenme süresi, aylık yükleme seçeneği tercih edenler için takip eden üçüncü ayın son günü olarak belirlenmiştir. Örneğin, Ocak ayına ait berat dosyası 30 Nisan 2025 tarihine kadar Gelir İdaresi Başkanlığı sistemine gönderilmelidir.
Bu süre GİB Portal, entegratör veya doğrudan entegrasyon yöntemi fark etmeksizin aynıdır.
Bu kural, 19/10/2019 tarihli ve 30923 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile düzenlenmiştir.
Vergi Usul Kanunu’na 7338 sayılı Kanun ile eklenen Geçici 33. madde kapsamında, 31.12.2023 tarihli mali tablolar, enflasyon düzeltmesi şartlarına bakılmaksızın düzeltmeye tabi tutulacaktır.
Bu yükümlülük, işletme faaliyeti durmuş veya tasfiyeye girmiş olsa dahi geçerlidir.
Yani işletme kapanmış olsa da 2023 yıl sonu mali tabloları enflasyon düzeltmesine tabi tutulmak zorundadır.
6948 sayılı Sanayi Sicil Kanunu’nun 5. maddesine göre, sanayi işletmeleri, bir önceki yıla ait faaliyetlerini içeren yıllık işletme cetvelini her yıl 30 Nisan tarihine kadar Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na elektronik ortamda bildirmekle yükümlüdür.
Süresi içinde beyanname verilmemesi durumunda aynı Kanun’un 9. maddesi uyarınca idari para cezası uygulanır.
2024 yılı için ceza tutarı 8.322 TL olarak belirlenmiştir (her yıl yeniden değerleme oranına göre güncellenir).
Vergi Usul Kanunu’nun 323. maddesi gereği; ticari ve zirai kazançla ilgili, tahsili şüpheli hale gelen ve belirli şartları sağlayan alacaklar için karşılık ayrılması mümkündür.
Dava veya icra safhasına intikal etmiş,
Yazılı olarak en az bir kez istenmiş ve ödenmemiş,
2024 yılı için 6.900 TL'yi (2025 için yeniden belirlenecektir) aşmayan alacaklarda protesto veya yazı ile istenme şartı yeterlidir.
Şüpheli alacak karşılığı, kurumlar vergisi beyannamesinde “diğer indirimler” altında gösterilmelidir.
Evet. VUK Geçici 33. madde hükmü gereği, 2023 hesap dönemine ait mali tablolar, faaliyette bulunup bulunulmadığına bakılmaksızın enflasyon düzeltmesine tabi tutulacaktır. İlgili tablo ve beyannamelerin, 31 Mayıs 2024 tarihine kadar elektronik ortamda gönderilmesi zorunludur.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11/1-a ve 12. maddelerine göre, yurt dışındaki müşteriye sunulan ve hizmetten yurt dışında yararlanılan yazılım, danışmanlık ve benzeri hizmetler KDV'den istisnadır.
İstisna uygulanabilmesi için;
Hizmet yurt dışındaki müşteriye sunulmalı,
Yurt dışında yararlanılmalı,
Hizmet faturası yurt dışındaki alıcı adına düzenlenmeli,
Ödeme yurt dışından döviz olarak alınmalı ve
Banka döviz alım belgesi ibraz edilmelidir.
VUK Madde 177'de yer alan hadler, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından her yıl belirlenmektedir. 2024 yılı sonuna kadar yayımlanacak Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 2025 için geçerli tutarlar duyurulacaktır.
2024 yılı hadleri:
Yıllık alım tutarı: 4.000.000 TL
Yıllık satış tutarı: 6.000.000 TL
Yıllık gayrisafi iş hasılatı: 3.000.000 TL (serbest meslek hariç)
Sektörel istisna yoktur, ancak bazı faaliyet türleri doğrudan bilanço esasına tabidir (örneğin anonim şirketler, kooperatifler vb.).
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği’ne göre, e-Fatura ve e-Defter uygulamalarına dahil olan mükellefler, tasfiye sürecine girmiş olsalar dahi bu yükümlülükleri tasfiye tamamlanıp sicil kaydı silinene kadar devam ettirmek zorundadır.
Tasfiye süresi boyunca e-Fatura ve e-Defter düzenlenmeye devam edilmelidir.
Yıllara sari olmayan inşaat-taahhüt işlerinde, işin tamamlandığı dönem esas alınarak vergilendirme yapılır.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 42. maddesi yalnızca yıllara sari (1 yıldan uzun süren) işler için geçerlidir.
1 yıldan kısa süren ve henüz teslim edilmemiş projeler, kazanç doğurmadıkça geçici vergi matrahına dahil edilmez.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 40/2. maddesi uyarınca, hizmet erbabına işyerinde veya müştemilatında yemek verilmesi halinde bu giderler kurum kazancından indirilebilir. Ancak yemek kartı veya nakit ödeme yoluyla dışarıda sağlanan yemek hizmetleri, yalnızca aynı Kanun’un 23/8. maddesinde belirtilen istisna sınırları içinde gider olarak dikkate alınabilir.
2025 yılı için günlük istisna tutarı Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenir. Bu tutarı aşan kısım KKEG (Kanunen Kabul Edilmeyen Gider) olarak değerlendirilir.
VUK Geçici 33. madde ve 7440 sayılı Kanun uyarınca yapılan stok beyanları, enflasyon düzeltmesine tabi mali tablolara dahil edilir.
Beyan edilen stoklar, dönem sonu enflasyon düzeltmesinde değerlemeye tabi tutulur.
Bu varlıkların maliyet bedeli üzerinden düzeltilmiş değerleri, düzeltilmiş bilanço kalemleri arasında yer alır.
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5/1-e maddesi gereği, iştirak hissesi satış kazancı istisnası uygulanabilmesi için;
Elde edilen kazancın %75’inin beyanname üzerinde istisna olarak gösterilmesi,
Bu tutarın 5 yıl süreyle pasifte özel bir fon hesabında tutulması,
Bu süre içinde sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılmaması gerekir.
Sermayeye ilave edilmeyen ve başka amaçla kullanılan kazanç, ilgili yılda istisna şartlarını kaybeder ve vergiye tabi tutulur.
VUK 148, 149 ve 257. maddeleri ile 396 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği'ne göre;
Serbest meslek erbabı veya işletme sahibi gerçek kişiler, belirlenen tutarları aşan alım-satım işlemleri için BA/BS bildirim formlarını vermek zorundadır.
Kira geliri elde etmek bu yükümlülüğü doğurmaz; ancak şahıs işletmesi olarak ticari faaliyette bulunuluyorsa ve tutar limitlerini aşıyorsa BA ve/veya BS formu verilmesi gerekir.
2025 yılı için geçerli limitler Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yıl başında yayımlanacak tebliğ ile belirlenir.
VUK Geçici 33. madde ve 213 Sayılı VUK’un 315. maddesi uyarınca, düzeltilmiş maliyet bedelleri üzerinden amortisman hesaplanacaktır.
2023 yılına ilişkin mali tablolarda yer alan duran varlıkların düzeltilmiş değerleri esas alınarak 2024 yılı ve sonraki dönemlerde amortisman ayrılacaktır.
Önceki yıllarda ayrılmış amortismanlar düzeltilmez.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30/1-b maddesi ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesi uyarınca;
Yurt dışından alınan ve Türkiye'de yararlanılan her türlü danışmanlık, yönetim, denetim, teknik hizmetler gibi bedeller üzerinden %20 oranında stopaj yapılması gerekmektedir.
Türkiye’nin çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması yaptığı ülkelerde bu oran daha düşük olabilir veya istisna uygulanabilir.
Anlaşma varsa, istisnadan yararlanmak için mukimlik belgesi ibraz edilmelidir.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği (I/C-3) uyarınca;
Önce mahsuben iade alınan bir KDV tutarının, mahsup sonrası kalan kısmı için nakden iade talebinde bulunulabilir.
Ancak bu işlem için yeni bir dilekçe verilmeli ve nakit iade şartlarının (teminat, YMM raporu, vergi incelemesi vb.) sağlanması gerekir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesi gereğince;
Tüzel kişiliği sona eren sermaye şirketlerinde ödenmeyen vergi borçları ve cezalar, kanuni temsilcilerden (genellikle müdürlerden) tahsil edilir.
Müdürler, temsil ettikleri dönem ile sınırlı olmak üzere şahsen ve müştereken sorumludur.
7338 sayılı Kanun ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen mükerrer 20/B maddesi uyarınca;
Sosyal medya içerik üreticileri, banka hesabı açarak ve %15 oranında stopaj uygulanmasını kabul ederek gelir vergisinden muaftır.
Bu şartların sağlanmaması veya gelirlerin banka dışında tahsil edilmesi halinde basit usulde veya gerçek usulde gelir vergisi mükellefiyeti açılması zorunludur.
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 9. maddesi ve 37 Seri No.lu KDV Tebliği uyarınca;
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir hizmetlerinde, KDV’nin 2/10’u alıcı tarafından tevkifata tabidir.
Bu oran, KDV mükellefi olan kamu kurumları ve belirli tevkifat kapsamındaki işletmeler için geçerlidir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11. ve 12. maddeleri gereği;
Yurt dışına sunulan ve yurt dışında yararlanılan yazılım hizmetleri, ihracat istisnası kapsamındadır.
Türkiye'deki müşterilere yapılan hizmetlerde teknopark dışında faaliyet gösteriliyorsa KDV istisnası uygulanmaz.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 81. maddesi ve ilgili teşvik genelgeleri uyarınca;
SGK teşviklerinden yararlanabilmek için işverenin SGK’ya prim, idari para cezası ve bunlara ait gecikme zammı borcunun bulunmaması gerekir.
Ancak borcun yapılandırılmış ve taksitleri ödeniyor olması halinde teşvikten yararlanma devam eder.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 23/10. maddesi uyarınca;
İşverenin toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçlarını temin etmesi ve bunların günlük 2024 yılı için 88 TL’yi (2025 için güncellenecek) aşmaması şartıyla, bu ödemeler gelir vergisinden istisnadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 127. maddesi ve MERSİS sistemi düzenlemeleri uyarınca;
Limited şirketlerde ortak değişiklikleri, Ticaret Sicili'nde tescil edildikten sonra MERSİS üzerinden otomatik olarak vergi dairesine iletilir.
Ayrı bir bildirim zorunluluğu yoktur; ancak değişikliklerin 5 iş günü içinde Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne bildirilmesi zorunludur.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca;
Şirket aktifine intikal eden ve sonradan satılan gayrimenkuller, eğer miras yoluyla intikal etmişse ve ticari faaliyet kapsamında değilse, satış kazancı kurum kazancına dahil edilmez.
Ancak, satış işlemi ticari faaliyet kapsamında yapılırsa, elde edilen kazanç kurumlar vergisine tabidir.
3065 sayılı KDV Kanunu ve 37 Seri No.lu KDV Tebliği uyarınca;
KDV tevkifatı uygulanırken herhangi bir tutar sınırı aranmaz.
Tevkifata tabi işlem gerçekleşmişse, işlem tutarına bakılmaksızın belirlenen oranlarda tevkifat yapılması zorunludur.
Vergi Usul Kanunu’na göre;
İşletme kapatılırken envanterde yer alan mallar ve demirbaşlar için fatura düzenlenerek işletme sahibine devri yapılır.
Bu işlem, ticari mal satışı niteliğinde olduğu için KDV’ye tabidir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. ve 46. maddeleri uyarınca;
Serbest meslek veya ticari faaliyet kapsamında internet üzerinden hizmet veren kişiler, bu faaliyetleri devamlılık arz ediyorsa gelir vergisi mükellefi olmak zorundadır.
Kazanç arizi (geçici) değilse vergiye tabidir ve mükellefiyet tesis ettirilmelidir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 40/5. maddesi uyarınca;
Şahıs işletmelerinde binek otomobillere ilişkin kiralama giderlerinin en fazla %70’i, amortisman ve giderlerin yıllık 230.000 TL’ye kadar olan kısmı (2024 için – 2025’te güncellenecek) indirilebilir.
Bu sınırları aşan kısımlar KKEG olarak dikkate alınır.
VUK 509 No.lu Tebliğ ve GİB'in e-Belge uygulamaları teknik kılavuzları uyarınca;
Hakkında sahte belge düzenleme/kullanma tespiti bulunan mükellefler, bu tespitlere rağmen e-Fatura uygulamasından çıkarılmazlar.
Ancak, GİB tarafından e-Fatura uygulamasına ilişkin kısıtlama veya özel entegratör kullanım zorunluluğu getirilebilir.
213 sayılı VUK’un mükerrer 355. maddesi ve 509 No.lu Tebliğ gereği;
E-Defter berat dosyasının yüklenmemesi veya geç yüklenmesi durumunda 2024 yılı için birinci tespit için 5.000 TL, ikinci ve devam eden her bir tespit için %5,000 özel usulsüzlük cezası uygulanır.
2025 yılı için bu tutar yeniden değerleme oranına göre artırılacaktır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesi ile birlikte transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümleri (5520 sayılı KVK m.13) kapsamında;
Şirket gelirlerinin ortakların şahsi hesaplarına yönlendirilmesi durumunda, bu işlemler örtülü kazanç veya gelirin gizlenmesi olarak değerlendirilebilir.
Bu tür tahsilatlar için fatura ve belge düzeni zorunluluğu devam eder.
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 9. maddesi ile 35, 117 ve 37 No.lu KDV Genel Tebliğleri’ne göre;
İnşaat-taahhüt işlerinde alt yükleniciye yapılan ödemelerde 5/10 oranında KDV tevkifatı uygulanır.
Tevkifat, işverenin KDV mükellefi olup olmamasına bağlı olarak değişmez.
6183 sayılı Kanun’un 35. maddesi ve 5510 sayılı Kanun’un 88. maddesi uyarınca;
SGK borçlarında sorumluluk yalnızca fiilen yönetim yetkisini kullanan temsilciler ve müdürlere aittir.
Sadece ortak olmak, SGK borçlarından kişisel sorumluluk doğurmaz.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 25. maddesi uyarınca;
İşveren tarafından yapılan doğum yardımları, gelir vergisine tabi değildir.
Bu ödemeler bordroda istisna kazanç olarak gösterilir.
VUK’un 30. ve 352. maddeleri uyarınca;
Mükellefiyet kaydı resen kapatılmamışsa, beyanname verme yükümlülüğü devam eder.
Bu yükümlülük ihlal edilirse her dönem için ayrı ayrı özel usulsüzlük cezası uygulanır.
VUK’un 116-122. maddeleri kapsamında;
Düzeltme talebinde bulunulurken, talebin dayanağı olan belgelerin (fatura, dekont, tahsilat makbuzu vb.) aslı veya onaylı örnekleri dilekçeye eklenmelidir.
Gelir İdaresi Başkanlığı'nın 2023/1 Düzeltme Rehberi'ne göre elektronik ortamda başvurularda PDF formatında belge eklenmesi yeterlidir.
193 sayılı GVK m. 94 ve 217 sayılı GVK Genel Tebliği uyarınca;
Serbest meslek kazancı elde eden mali müşavirler, üçer aylık dönemler halinde geçici vergi beyannamesi vermekle yükümlüdür.
Muafiyet veya istisna uygulanmaz.
Katma Değer Vergisi Kanunu ve 340 Sıra No.lu VUK Tebliği gereğince;
Faaliyeti olmayan, satış yapmayan ve KDV tahakkuku bulunmayan mükellefler dahi sıfır beyanlı KDV beyannamesi vermek zorundadır.
Aksi durumda usulsüzlük cezası uygulanır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesi gereğince;
Emekli olduktan sonra tekrar çalışmaya başlayan kişi, çalıştığı işyerinden ücret alıyorsa bu ücret gelir vergisine tabidir.
Emekli aylığına yönelik bir vergi kesintisi yapılmaz, ancak ücret gelirine stopaj uygulanır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu ve VUK düzenlemeleri uyarınca;
Tasfiye sürecinde olan şirketin, tasfiye dönemi boyunca geçici vergi, KDV, muhtasar ve kurumlar beyannameleri düzenli olarak verilmeye devam edilmelidir.
Tasfiye sonlanıp Ticaret Sicili'nden silinene kadar vergi mükellefiyeti devam eder.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 40/5. maddesi ve KDV Kanunu’nun 30. maddesi gereğince;
Şirket aktifinde kayıtlı binek otomobillerin özel kullanımına ilişkin giderlerin yalnızca %70’i gider yazılabilir, kalan kısmı KKEG (Kanunen Kabul Edilmeyen Gider) olarak değerlendirilir.
Ayrıca bu harcamalara ait KDV’nin tamamı indirilemez, %30’u KDV matrahına dahil edilmez.
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği uyarınca;
e-Gider Pusulası uygulaması 1 Temmuz 2023 itibarıyla devreye alınmıştır.
Elektronik ortamda düzenlenen gider pusulası, kağıt gider pusulasıyla aynı hukuki geçerliliğe sahiptir.
GİB tarafından onaylı özel entegratör veya GİB Portal sistemi kullanılmalıdır.
213 sayılı VUK’un mükerrer 355. ve 344. maddeleri uyarınca;
Geçici vergi beyannamesinin süresinde verilmemesi durumunda:
Özel usulsüzlük cezası,
Tahakkuk ettirilmemiş vergi için ayrıca vergi ziyaı cezası uygulanır.
Vergi ziyaı cezası, eksik ödenen verginin bir katı olarak hesaplanır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve VUK’un 30, 341, 344 ve 352. maddeleri uyarınca;
Süresinde verilmeyen beyanname için:
Usulsüzlük cezası,
Vergi ziyaı cezası (bir kat),
Gecikme faizi,
Elektronik ortamda verilmemişse ayrıca mükerrer 355’e göre özel usulsüzlük cezası uygulanır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesi gereğince;
Vergi borçlarından yalnızca şirketin kanuni temsilcileri (müdür veya müdürler) şahsen sorumludur.
Diğer ortaklar vergi borcundan sorumlu değildir.
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği kapsamında;
e-İrsaliye uygulamasına geçiş zorunluluğu, brüt satış hasılatı 10 milyon TL ve üzeri olan mükellefler için uygulanır.
Ayrıca madeni yağ lisansı sahipleri, maden işletmecileri, demir-çelik üreticileri gibi sektörel yükümlüler de kapsam dahilindedir.
Vergi Usul Kanunu’nun 40/1. maddesi ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca;
SGK primlerinin gider yazılabilmesi için ödeme tarihinin, ilgili dönem beyannamesinin verilme süresinden önce gerçekleşmiş olması gerekir.
Ödenmemiş SGK primleri gider yazılamaz, ancak ödenirse ödendiği dönemde gider olarak dikkate alınır.
213 sayılı VUK’un 229. maddesi ve KDV Genel Uygulama Tebliği’ne göre;
Avans alınması durumunda fatura kesilmesi zorunlu değildir.
Ancak KDV doğuran olayın gerçekleştiği tarihte fatura düzenlenmelidir.
Alınan avans için belge olarak dekont veya tahsilat makbuzu düzenlenebilir.
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği uyarınca;
Serbest meslek erbapları, bir önceki hesap döneminde brüt hasılatı 500 bin TL’yi aştığı takdirde, izleyen yıl 1 Temmuz itibarıyla e-Fatura ve e-Serbest Meslek Makbuzu uygulamasına geçmek zorundadır.
VUK’un 371. maddesi gereğince;
Vergi incelemesine başlanmadan önce pişmanlık hükümlerinden yararlanılarak beyanname verilebilir.
İnceleme başlamışsa veya tebligat yapılmışsa pişmanlık hükümleri uygulanmaz.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 8 ve 153/A maddeleri uyarınca;
Mükellefiyet türü değiştiğinde yeni bir tüzel kişilik oluşur. Bu durumda eski mükellefiyet kapatılır, yeni vergi numarası ile işlem başlatılır.
Önceki şahıs işletmesine ilişkin kayıtlar, saklama yükümlülüğü kapsamında 5 yıl süreyle saklanmak zorundadır.
VUK’un 229 ve 231. maddeleri ile E-Fatura ve E-Arşiv Tebliğleri gereği;
Dijital ürün satışında da fatura düzenleme yükümlülüğü vardır.
Alıcı vergi mükellefi değilse, e-Arşiv Fatura düzenlenmelidir.
Ödeme tutarı güncel limitleri aşarsa (2025 yılı için GİB tarafından ilan edilecektir), TC kimlik numarası ve e-posta bilgisi zorunludur.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nda yakacak yardımı istisnasına ilişkin bir düzenleme yer almamaktadır.
Bu nedenle işveren tarafından yapılan yakacak yardımları gelir vergisine tabidir.
İstisna kapsamında değerlendirilemez.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesi ve 340 No.lu VUK Genel Tebliği uyarınca;
Stopaj, ödemeyi yapan taraf olan kiracının sorumluluğundadır.
Ancak idare, gerekli görmesi durumunda her iki tarafı da müteselsilen sorumlu tutabilir.
Bu durumda asıl sorumlu kiracı olmakla birlikte, kiraya verenden de tahsilat yapılabilir.
193 sayılı GVK’nın 61 ve 94. maddeleri uyarınca;
Yönetim kurulu üyelerine ödenen huzur hakkı ücret kapsamında değerlendirilir.
Bu ödemeler üzerinden gelir vergisi stopajı yapılması zorunludur.
6183 sayılı Kanun’un 35. maddesi ve Türk Ticaret Kanunu’nun 553. maddesi uyarınca;
Şirket iflas etmiş olsa dahi, kanuni temsilciler (müdürler), vergi ve SGK borçlarından şahsen ve müteselsilen sorumludur.
Bu borçların tahsili için müdürlere takip yapılabilir.
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği ve e-Fatura Kılavuzları uyarınca;
Teslim tarihi yanlış girilmişse, iptal süresi geçmemişse e-Fatura iptal edilip yenisi düzenlenmelidir.
İptal süresi geçmişse gib.gov.tr üzerinde “İtiraz Edilen Belgeler” kısmından itiraz bildiriminde bulunulmalıdır.
GVK’nın 94. maddesi uyarınca gider pusulası karşılığı yapılan ödemelerde stopaj oranı faaliyetin türüne göre değişir:
Serbest meslek faaliyetleri için: %20
Diğer bazı ödemelerde: %10 veya %2 gibi farklı oranlar belirlenmiştir.
5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 96. maddesi uyarınca;
Her bir kayıt dışı işçi için asgari ücretin brüt tutarının 2 katı idari para cezası uygulanır.
Ayrıca SGK primleri, gecikme cezası ve zammıyla tahsil edilir.
İŞKUR ve diğer idari kurumlar tarafından da ceza uygulanabilir.
213 sayılı VUK’un 229. ve 231. maddeleri uyarınca;
Hizmetin verilmesiyle birlikte 7 gün içinde fatura kesilmelidir.
SMMM ile sözleşmeli sürekli hizmet veriliyorsa, her ayın sonunda (hizmet tamamlandığında) fatura kesilmesi gerekir.
Aksi takdirde usulsüzlük cezası uygulanır.
Vergi Usul Kanunu’nun 232 ve 355. maddeleri ile 2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu uyarınca;
İşyeri kiralarının banka veya PTT aracılığıyla ödenmesi zorunludur.
Elden ödeme yapılması ve belgelendirilmemesi durumunda her işlem için özel usulsüzlük cezası uygulanır.
Bu zorunluluk, aylık tutarı ne olursa olsun tüm işyeri kiraları için geçerlidir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 86. maddesi uyarınca;
Birden fazla işverenden ücret alınması halinde, ikinci ve sonraki işverenden alınan ücretlerin toplamı, beyanname verme sınırını (2024 yılı için 150.000 TL – 2025 yılı güncellenecek) aşıyorsa yıllık beyanname verilmesi zorunludur.
Her iki işverenden ücret alınmış olsa dahi sınır aşılmadıysa beyanname verilmez.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86. maddesi ve SGK Genel Yazıları uyarınca;
Ücretsiz izinli olan personel için o dönemde prim bildirimi yapılmaz.
Ancak, ücretsiz izin süresi boyunca sigortalının işyerine bağlılığı devam ettiği için, aylık prim ve hizmet belgesinde eksik gün kodu (01 - Ücretsiz izin) ile bildirim yapılması zorunludur.
213 sayılı VUK’un 18. maddesi uyarınca;
Beyanname verme veya ödeme süresinin son günü resmî tatile denk gelirse, süre tatili izleyen ilk iş günü sonuna kadar uzar.
Bu kural tüm vergi türleri ve bildirimler için geçerlidir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 17. maddesi uyarınca;
Tasfiyenin sona erdiği tarihten itibaren 30 gün içinde tasfiye dönemi kurumlar vergisi beyannamesi verilmelidir.
Bu süreye uyulmaması halinde usulsüzlük ve vergi ziyaı cezaları gündeme gelir.
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu geçici 10. madde ve ilgili teşvik genelgelerine göre;
Asgari ücretli çalışanlar için, diğer şartlar sağlanıyorsa prim teşviklerinden (6111, 17103 vb.) yararlanılabilir.
Teşvikler çalışan bazında uygulandığı için, aynı işyerinde hem teşvikli hem teşviksiz çalışanlar bulunabilir.
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği’ne göre;
e-SMM, GİB sisteminden iptal edilemez. İptal işlemi sadece serbest meslek mensubunun kendi sisteminde veya özel entegratörde yapılabilir.
İptal edilen makbuzun iptal edildiğine dair sistem kaydı tutulmalı, varsa karşı taraf bilgilendirilmelidir.
213 sayılı VUK’un 112. ve 344. maddeleri uyarınca;
KDV beyannamesi süresinde verilip ödeme yapılmamışsa, vergi ziyaı cezası uygulanmaz.
Ancak ödeme tarihine kadar gecikme faizi tahakkuk ettirilir.
Beyan edildiği halde ödenmeyen vergi için icra takibi başlatılabilir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 344. maddesi uyarınca;
Anonim şirketlerde taahhüt edilen sermayenin en az %25’i tescil öncesinde, kalanı ise 24 ay içinde ödenmelidir.
Limited şirketlerde ise sermaye taahhüdü, kuruluş tarihinden itibaren 24 ay içinde ödenmek zorundadır.
Sermaye tamamen ödenmeden de şirket faaliyet gösterebilir.
VUK’un 3. ve 30. maddeleri ile özellikle 359. madde kapsamında;
Kasa mevcutlarının fiili durumla örtüşmemesi durumunda, bu farklar kayıt dışı gelir veya emsal mal satışı olarak değerlendirilir.
İdare, bu fark üzerinden re’sen tarhiyat yapabilir ve usulsüzlük/vergi ziyaı cezaları uygulanabilir.
VUK’un 160. maddesi uyarınca;
Re’sen terk edilen mükellef, yeniden faaliyet göstermek istiyorsa, vergi dairesine yeni işe başlama bildiriminde bulunmak zorundadır.
Aynı T.C. kimlik numarası ile yeni mükellefiyet açılabilir; ancak özel esaslar listesinde yer alıyorsa belge kısıtlaması uygulanabilir.
VUK’un 229. ve 231. maddeleri ile GVK m.42 uyarınca;
Yıllara sari olmayan (1 yıldan kısa süren) inşaat işlerinde, işin tamamlanması ile birlikte fatura düzenlenir.
Henüz teslim edilmemiş işler için avans alınmadıkça fatura düzenlenmesi gerekmez.
6183 sayılı Kanun’un 35. maddesi uyarınca;
Şirketin ticaret sicilinden silinmesi, vergi borçlarının silinmesi anlamına gelmez.
Bu borçlar, kanuni temsilcilere (müdür, yönetim kurulu üyesi) yöneltilerek tahsil edilir.
VUK’un 153. maddesi uyarınca;
Fiili faaliyetin yoklama sırasında başlamış olduğu tespit edilirse, yoklama tutanağında belirtilen tarih işe başlama tarihi olarak kabul edilir.
Bu durumda, gecikmeli bildirim nedeniyle özel usulsüzlük cezası uygulanabilir.
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği gereğince;
Yanlış bilgilerle düzenlenen e-SMM, iptal edilerek yeniden düzenlenmelidir.
Makbuz iptal süresi dışında ise düzeltme notu hazırlanmalı ve karşı tarafla mutabakat sağlanmalıdır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 9. maddesi uyarınca;
Geçmiş yıl zararları, önceki yıllardan başlayarak sırasıyla (ilk giren - ilk çıkan mantığıyla) indirime tabi tutulur.
En fazla 5 yıl geriye dönük zararlar indirilebilir.
GVK m.80/1-1 ve TTK m.489 uyarınca;
Gerçek kişiye ait anonim şirket hisselerinin 2 yıl içinde devri halinde değer artış kazancı vergisine tabi olunabilir.
2 yılı aşan hisselerin devri gelir vergisine tabi değildir.
GVK m.61 ve m.63 uyarınca;
İşverenin çalışana verdiği gıda, erzak, yakacak, kırtasiye, ulaşım gibi ayni yardımlar, ücretin bir parçası sayılır ve vergilendirilir.
Bu yardımlar bordroda brüt ücretin içinde gösterilmelidir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 376. maddesi uyarınca;
Ortaklar, koydukları sermayeyi şirketten geri alamaz.
Ancak, sermaye azaltımı veya kar payı dağıtımı yoluyla geri dönüş sağlanabilir; bu işlemler genel kurul kararı ve ticaret sicili tescili ile mümkündür.
5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi ve SGK Denetim Rehberi’ne göre;
Fiili çalışması olmayan bir kişinin sigortalı gösterilmesi halinde;
Tescil iptal edilir,
Ödenen primler geçersiz sayılır,
İşverene idari para cezası ve gecikme zammı uygulanır,
Duruma göre Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulabilir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11/1-a ve 12. maddeleri uyarınca;
Yazılım hizmeti yurt dışındaki müşteriye veriliyor ve hizmetten yurt dışında faydalanılıyorsa, KDV istisnasından yararlanılır.
Faturanın döviz cinsinden düzenlenmesi, banka aracılığıyla tahsil edilmesi ve hizmetin yurt dışında kullanıldığının tevsiki gereklidir.
509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği'ne göre;
e-Belge uygulamalarından çıkarılma, yalnızca teknik nedenler, sahte belge düzenleme/kullanma tespiti veya özel esaslara alınma durumlarında mümkündür.
Vergi borcu tek başına e-Fatura veya e-İrsaliye kullanımını engellemez.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun geçici 2. maddesi ve 1 No.lu Genel Tebliğ uyarınca;
Yatırım indirimi hakkı bulunan mükellefler, bu indirimi yalnızca yıllık beyannamede kullanabilirler.
Geçici vergi dönemlerinde yatırım indirimi uygulanamaz.
213 sayılı VUK’un 229. maddesi uyarınca;
Tasfiye süresince şirketin tüzel kişiliği devam ettiği için, tahsil edilen her bir alacak için fatura düzenlenmesi zorunludur.
Tahsilat tarihi esas alınarak belge düzenlenmelidir.
VUK’un 234. maddesi uyarınca;
Gider pusulası düzenlenirken muhatabın T.C. kimlik numarası veya vergi kimlik numarası belgeye yazılmalıdır.
T.C. kimlik numarası bilinmiyorsa, kimlik fotokopisi ile belge düzenlenmesi mümkündür.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5/1-b maddesi uyarınca;
Tam mükellef bir kurumdan elde edilen iştirak kazançları istisna kapsamındadır.
Bu kazançların kurum bünyesinde bırakılması durumunda stopaj uygulanmaz; ancak kar dağıtımı yapılırsa %10 stopaj yapılır.
VUK’un 28. maddesi gereğince;
Tahakkuk fişi sistemsel bir çıktıdır, yasal bir zorunluluk değildir.
Beyanname zamanında ve usulüne uygun verilmişse, tahakkuk fişi yazdırılmaması nedeniyle ceza uygulanmaz.
5746 sayılı Kanun ile 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu uyarınca;
Ar-Ge Merkezi ve Teknopark faaliyetleri aynı anda yürütülebilir, ancak her faaliyet için ayrı teşvik mekanizması uygulanır.
Aynı faaliyet hem Ar-Ge hem Teknopark istisnasına eşzamanlı olarak tabi tutulamaz.
GVK m.61 ve m.94 uyarınca;
Şirket ortağı, yönetim kurulu üyesi değilse, şirkette çalışması karşılığında aldığı ödeme ücret olarak değerlendirilmez.
Bu ödemeler, kâr payı veya başka ad altında ödeniyorsa, stopaja tabi olmayabilir ancak dağıtım şekline göre beyan gerekebilir.
Vergi yapılandırması başvurusunda istenen belgeler şunlardır:
Başvuru formu (İlgili vergi dairesi tarafından sağlanır veya İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden doldurulur.)
Kimlik belgesi (Gerçek kişiler için nüfus cüzdanı veya kimlik kartı, tüzel kişiler için yetkilinin kimlik belgesi)
Tüzel kişiler için imza sirküleri ve yetki belgesi
Varsa vekâletname (Başvuru vekil aracılığıyla yapılıyorsa)
Başvuru elektronik ortamda yapıldığında belgeler sistemde beyan edilir; ayrıca fiziki belge sunulması çoğu durumda istenmez.
(İlgili düzenleme: 7326 Sayılı Kanun ve Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Genel Tebliğ)